Dayanmak Nedir

Dayanmak Nedir ? Dayanmak Ne demek ?

1-)Güç bir duruma katlanmak, çekmek, sabretmek, tahammül etmek:"Aradan biraz daha geçince kumandan dayanamadı, söze başladı." M. Ş. Esendal, yaslanmak, gitmek, İSTİNAD ETME, TEZELLUK, TEVEKKÜ', ASYAR, Bir şeyin üzerinde kurulmuş olmak, istinat etmek, Güç bir duruma katlanmak, çekmek, sabretmek, tahammül etmek, Tutunmak, karşı durmak, karşı koymak, mukavemet etmek, Sonunda birinin veya bir şeyin üzerinde kalmak, Bütün gücünü kullanarak bir işi yapmak, Varmak, ulaşmak, Bir yere yaslanmak, kendini dayamak, Birine, bir şeye güvenmek, istinat etmek:"Laikliği korumak için kanun kuvvetine mi, eğitim ve telkin kuvvetine mi dayanmalıyız?" F. R. Atay, Tutunmak, karşı durmak, karşı koymak, mukavemet etmek:"Merkezde Akhisar'ın, Bergama'nın da henüz dayandığını öğrendiler." N. Cumalı, Zarar görmemek, varlığını korumak, hasar görmemek, Kullanılışı uzun sürmek, dayanıklı olmak, Bir yere yaslanmak, kendini dayamak:"Odalardan birinde köşeye dayanmış bir adam, sanki sızmış gibi görünüyor." M. Ş. Esendal, Bir şeyin üzerinde kurulmuş olmak, Varmak, ulaşmak:"Bu haber ortalığa yayılır yayılmaz banknotlarını kapan bankaya dayanıyor." Y. Z. Ortaç, Yetişmek, yeter olmak, Hız vermek, Bir iş sonunda birinin veya bir şeyin üzerinde kalmak, Bütün gücünü kullanarak bir işi yapmak:"İki genç, kırarcasına küreklere dayandılar." Halikarnas Balıkçısı, Birinden, bir şeyden güç almak, güvenmek; istinat etmek, Dayanmak işi, irtifak,


2-)Bir yere yaslanmak, kendini dayamak
Örnek:Odalardan birinde köşeye dayanmış bir adam, sanki sızmış gibi görünüyor. M. Ş. Esendal


3-)Kullanılışı uzun sürmek, dayanıklı olmak.


4-)Zarar görmemek, varlığını korumak, hasar görmemek.


5-)Birinden, bir şeyden güç almak, güvenmek, istinat etmek
Örnek:Laikliği korumak için kanun kuvvetine mi, eğitim ve telkin kuvvetine mi dayanmalıyız? F. R. Atay


6-)Tutunmak, karşı durmak, karşı koymak, mukavemet etmek


7-)Bir şeyin üzerinde kurulmuş olmak.


8-)Güç bir duruma katlanmak, çekmek, sabretmek, tahammül etmek
Örnek:Aradan biraz daha geçince kumandan dayanamadı, söze başladı. M. Ş. Esendal


9-)Varmak, ulaşmak
Örnek:Bu haber ortalığa yayılır yayılmaz banknotlarını kapan bankaya dayanıyor. Y. Z. Ortaç


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 


Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
Stand the racket.
İngilizcesi İngilizce
Last.
İngilizcesi İngilizce
Endure.
İngilizcesi İngilizce
Resist.
İngilizcesi İngilizce
Go on.
İngilizcesi İngilizce
Survive.
İngilizcesi İngilizce
Hang on.
İngilizcesi İngilizce
Hold on.
İngilizcesi İngilizce
Stand.
İngilizcesi İngilizce
Bear up.
İngilizcesi İngilizce
Take.
İngilizcesi İngilizce
Take it.
İngilizcesi İngilizce
Tolerate.
İngilizcesi İngilizce
Withstand.
İngilizcesi İngilizce
Lean.
İngilizcesi İngilizce
Lean upon.
İngilizcesi İngilizce
Rest.
İngilizcesi İngilizce
Rest against.
İngilizcesi İngilizce
Rely on.
İngilizcesi İngilizce
Rely upon.
İngilizcesi İngilizce
Be based on.
İngilizcesi İngilizce
Stand on.
İngilizcesi İngilizce
Abut.
İngilizcesi İngilizce
Bear up against.
İngilizcesi İngilizce
Bear with.
İngilizcesi İngilizce
Brook.
İngilizcesi İngilizce
Bear.
İngilizcesi İngilizce
Consist.
İngilizcesi İngilizce
Lump.
İngilizcesi İngilizce
Repose.
İngilizcesi İngilizce
Stay.
İngilizcesi İngilizce
Stomach.
İngilizcesi İngilizce
Support.
İngilizcesi İngilizce
To lean.
İngilizcesi İngilizce
To be based on.
İngilizcesi İngilizce
To resist.
İngilizcesi İngilizce
To endure.
İngilizcesi İngilizce
To bear.
İngilizcesi İngilizce
To bear up.
İngilizcesi İngilizce
To stand.
İngilizcesi İngilizce
To put up with.
İngilizcesi İngilizce
To stomach.
İngilizcesi İngilizce
To withstand.
İngilizcesi İngilizce
To hold out.
İngilizcesi İngilizce
To last.
İngilizcesi İngilizce
To push.
İngilizcesi İngilizce
To press.
İngilizcesi İngilizce
To shove.
İngilizcesi İngilizce
To arrive.
İngilizcesi İngilizce
To reach.
İngilizcesi İngilizce
To rely on.
İngilizcesi İngilizce
To lean against / on.
İngilizcesi İngilizce
To stand up.
İngilizcesi İngilizce
To wear well.
İngilizcesi İngilizce
To arrive at.
İngilizcesi İngilizce
To carry.
İngilizcesi İngilizce
To stabilize.
İngilizcesi İngilizce
Abide.
İngilizcesi İngilizce
Bear with sb.

  • Sıkıntılar yaşıyor olabiliriz ama Dayanmak zorundayız.
  • Bizler çok iyi biliyoruz ki, kadına karşı şiddet nedeniyle girdikleri ceza evlerinden izin verilerek ödüllendirilen erkeklerin ilk işi, şiddet uyguladıkları kadınların kapısına Dayanmak oldu.

Sizde içinde Dayanmak kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Dayanmak kelimesi anlamı 69 defa okunmuştur. [186960] Dayanmak kelime anlamı, Dayanmak nedir, Dayanmak ne demek, Dayanmak sözlük anlamı

Paylaş